30 Aralık 2017 Cumartesi

Christian Dior Hypnotic Poison EDT

Dünya üzerinde en çok kullanılan hatta erkeklerin bile talip olduğu bir koku var karşımızda: Hypnotic Poison. 1998'de Hypnotic Poison, bir flanker olarak çıkmasına rağmen orijinal parfümün önüne geçen bir parfüm. Şişesi şeklen Poison'la aynı olsa da kırmızı renk ona çok fazla anlam yüklememize sebep oluyor. Eh bir de adı "Hipnotize edici zehir" olunca... 

Gelmiş geçmiş en çok fanı olan parfümlerden biri haline gelmiş Hypnotic Poison. Neden peki, acaba bir pazarlama stratejisinin sonucu olarak, kadınlar bu parfümü kullandığında kendisini daha mı çekici hissediyor? Bunun da etkisi vardır elbet, yine de Poison'ın gerçekten feminen ve her kadını "kadın gibi kadın" hissettirecek bir parfüm olduğunu söylemeliyim.



Parfümün açılışı gerçekten çok yoğun. Burnunuza hücum eden acı-tatlı bir koku var. Notalar da açıklanmasa da açılışta içki notaları olduğunu hissediyorum. Likör gibi mesela... Tabii ki bu parfümde baştan sona etkili olan tatlı vanilyanın kokusu açılışta da bütün cüretkarlığıyla sahnede. Hindistan cevizi de eklenince koku biraz gurman havaya bürünüyor. Ama badem, acı acı kokarak sizi parfümden uzaklaşmaya sevk ediyor. Zira açılış çok güçlü. 

Hypnotic Poison dip notasına doğru oldukça değişen, gerçek karakterini belli eden bir parfüm. Poison gibi durağan bir kokusu yok. Açılış notası ağır ilerliyor. Yaklaşık 1 saat geçtikten sonra parfümde çiçek notalarını duyumsamaya başlıyorsunuz. Bunlardan sümbülteber orijinal Poison'a gönderme yapan, saygı duruşuna geçen bir nota. Bildiğiniz gibi baskın bir koku ancak yasemin ve müge de onunla yarışacak durumda. Gül ise çok resesif kalıyor. Daha çok beyaz çiçekler ön planda. 



Dipte ise yine vanilya var ancak ona eklenen misk ve sandal ağacı notası kokuya yumuşak bir profil kazandırıyor. Baştaki agresiflikten büyük ölçüde uzaklaşıyor parfüm. Misk notası temiz bir koku yapıyor Hypnotic Poison'ı. O baştaki arsızlığından eser yok neredeyse. 

Hypnotic Poison aslında birçok kadın tarafından günlük olarak kullanılsa da gece kullanımına uygun ve yaz aylarında bayacak bir parfüm. Dikkat çekmeyi seven, sillage'ı güçlü parfüm arayan kadınlar için güzel bir seçenek. Biraz agresif, ego kokan, esmer tutkulu kadın kokusu. Bu parfümün bir ağırlığı var. Mesela bu parfümü süren kadın utangaç olmamalı ya da Hynotic Poison sürüp "elime erkek eli değmedi" diyen bir kadını düşünmek istemiyorum. Çünkü bu koku, erkeğini çiftleşmeye davet eden dişi kuşun çevreye saldığı koku. Cüretkar ve biraz otantik kadının kokusu. Şehirli, naif bir kadına ya da yeni yetme bir genç kıza yakışacağını sanmıyorum. Biraz yaş isteyen bir parfüm, biraz da cesaret.

Koku sınıfı: Oryantal Vanilya
Koku güzelliği: 7.5/10
Yaş aralığı: 30 ve üzeri
Kalıcılık: 9/10
Fark edilirlik: 9/10

Hangi ünlüye yakışır: Aslında bu bu parfümün Eau Sensuelle versiyonunun reklam yüzü olan, her yaşta fazlasıyla kadınsı ve olgun görünen, dişiliğin sözlükteki anlamı, hükümet gibi kadın Monica Bellucci'ye.




29 Aralık 2017 Cuma

Burberry London EDP

Burberry İngiliz menşeli bir moda evi. En "modadan anlamayan" insanın bile aşina olduğu ekoseli kumaşları artık ikonikleşti. Dünyanın en çok taklit edilen marka deseni olsak abartmış olmayız. Burberry bende hep modern kadının markası imajı uyandırır. O muhteşem trençkotları mesela... Ekoseli Burberry desenini biraz "overrated" bulsam da krem rengi bir trençkotun, hoş bir kadını daha da hoş bir kadın yapabileceğini söyleyebilirim. Örneğin parfümün reklam filminde sevgilisinin elinden tutup mutlulukla koşan bir adet Rachel Weisz gibi.

Markanın Burberry for Women, Burberry Weekend, Burberry Brit, Burberry Body, My Burberry, Burberry London gibi ünlü parfümleri de var. Yani Burberry'nin kıyafet sektörünün yanında parfümlerinde de başarılı işlere imza attığını söyleyebiliriz. 

Burberry'nin parfümde de çizgisi modern ve şehirli kadının imajına uygun diyebilirim. Çiçeksi ve tatlı kokular Burberry markasının karakteristiği haline gelmiş durumda. Bu yazımda ele alacağım üzerinde klasik Burberry kumaşı olan Burberry London da çiçeksi gruba giren parfümlerden bir tanesi. 

Bu parfüm için saf çiçek diyebiliriz. Parfümü her koklayışınızda gözünüzün önünde bir çiçek buketi beliriyor.İlk notalarda mandalina, gül ve hanımeli notaları açıklanmış ki gerçekten parfümü kokladığınızda bu notaları tek tek hissedebilirsiniz..Orta notalarda yine mandalina, yasemin, şakayık yine beyaz çiçeklerden tiare var.Dipte ise sabitleyici olarak misk mevcut ve bunun yanında sandal ağacı ve paçuli.

Baştan sona kadar çiçeksi bir parfüm. İnternette notalarını kafamda canlandırıp parfümlerin kokularını tahmin etmeye çalışıyorum. Gerçekte kokladığımda kafamdakine en benzer koku bu oldu. Tatlılıktan çok uzak bir kokusu var. Beyaz çiçek ve narenciye. Herkese hitap edebilecek bir koku. Her yaş grubunda güzel durabilecek risksiz bir koku. Ağır bir koku olmamasına rağmen kalıcılığı çok iyi. Başta narenciye notaları kendisini efil efil hissettirirken sonlara doğru o narenciye yerini baskın bir çiçeğe bırakıyor. 



Aydınlık ve mutlu bir parfüm Burberry London. Reklam yüzü olan Rachel Weisz'in çok iyi bir seçim olduğunu düşünüyorum. Sillage'ı güçlü ama agresif değil. Temiz, duygusal, modern, sevgi dolu bir kadının parfümü olmalı London. Reklam filminde de böyle bir imaj yaratılmaya çalışılıyor. Seksapelle ilgili herhangi bir vurgu yok.  Onu üzerinize sıktığınızda seksi olmazsınız ama harika çiçekler kokup birçok kişinin iltifatını alabilirsiniz. 
Unutmadan, parfümün arkasındaki isim birçok başarılı kokuya imza atan ünlü "burun" Dominique Ropion.

Koku sınıfı: Çiçeksi
Koku güzelliği: 7/10
Yaş aralığı: 20 ve üzeri
Kalıcılık: 8/10
Fark edilirlik: 7.5/10

Hangi ünlüye yakışır: Modern, neşeli, şık, masumiyetle birleşen kadınsılığıyla zaten reklam yüzü olan Rachel Weisz'e




27 Aralık 2017 Çarşamba

Christian Dior Poison EDT

Poison Dior'un 1985'te çıkan ilk versiyonu. Daha sonra bomba gibi patlayacak Hypnotic Poison'ın ablası. Her ne kadar bazı fotoğraflarda şişesi mor gibi görünse de siyah bir şişede EDT formunda satılıyor. EDT dediğime bakmayın. Kalıcılığı gayet iyi.

Evet, Poison bildiğiniz gibi zehir anlamına geliyor. Parfümün şişesi yasak elmayı andırıyor, ismi de agresif çağrışımlar yapıyor. Yaratılmak istenen imaj ihtiraslı, şehvetli, her istediğini yaptıran güçlü kadın imajı.  


Poison'da büyük bir nota çeşitliliği var. Açılışta mor erik, sümbülteber, anason ve kişniş kendini hissettiriyor. Anason ve kişniş üst notalarda rahatsız edici derecede güçlü. Ancak sümbülteber notası bütün notalara açılıştan dibe kadar eşlik ediyor. Bir parfümün içerisine sümbülteber yani yaygın adıyla "tuberose" girdi mi parfümü baştan aşağı etkiliyor. Tuberose çok yoğun kokan ve işlenmesi zor bir çiçek. Hanımeline biraz benzeyen ancak çok daha yoğun bir kokusu var. Sillage'ı çok güçlü. İçerisinde tuberose kullanılan parfümlerin çevrenizdekiler tarafından hissedilmemesi mümkün değil. Orta notada beyaz çiçekler, dipte ise ağaçsı notalar mevcut. 

Bir parfüm düşünün ki Fransa'da bir dönem bazı restaurantlarda bu parfümü süren müşterilerin girmesi yasaklanıyor. Nedeni ise yoğun kokusundan diğer müşterilerin rahatsız olması ve tatma duyusunu köreltebileceği gerekçesi. Poison ağır olmanın yanında acı bir koku. Dip notalardaki amber ve vanilya bile onu biraz tatlılaştırmaya yetmemiş. 
Poison'un diğer bir özelliği de parfümün değişmiyor olması. Öyle ilk sıktığımda ağır gelir, sonra yumuşar gibi düşünceleriniz olmasın. 4 gündür incelediğim, dönüp dönüp kokladığım bir numunesi var. Çok tekdüze giden bir parfüm olduğunu söyleyebilirim. Dipte kalan koku ise iki kelimeyle özetlenebilir: beyaz sabun.

Dior Poison agresif bir koku. Bundaki en büyük neden sanırım içinde bolca kullanılmış sümbülteber. Ayrıca karanlık, acı ve soğuk bir parfüm. Vintage bir tarzı var. Günümüz modern kadınına pek uyacağını düşünmüyorum. Biraz ileri yaşlar için tavsiye edebilirim, belki. 

Koku sınıfı: Oryantal çiçek
Koku güzelliği: 5.5/10
Yaş aralığı: 40 ve üstü
Kalıcılık: 10/10
Fark edilirlik: 10/10

Hangi ünlüye yakışır: Güçlü sesi, olgun, karanlık ve agresif duruşuyla Amerikalı şarkıcı ve oyuncu Cher.



26 Aralık 2017 Salı

Farklı Tarzda 10 Pudralı Parfüm

Pudralı parfümler her kadının hayatında bir dönem sevdiği, koklayanı içine çeken parfümler. Genelde bebek pudrası dediğimiz talk pudraları ya da renkli kozmetik pudralara benziyor bu parfümlerdeki pudra notaları. Ancak pudralı parfüm ağı çok geniş. Parfümlere pudralı kokuyu verenler ise misk, iris çiçeği, gül, bambulotu, pirinç gibi notalar. Pudranın kendisi gibi pudralı parfümler de genel olarak kuru kokulara sahip.
Pudralı bir parfümü kullanarak isterseniz baştan çıkarıcı isterseniz masum olabilirsiniz. Bu yazımda 10 farklı tarzda pudralı parfümün bir listesini bulacaksınız.

1)Chloe Love EDP

Tarz: Romantik Pudralı
Yaş grubu: 25-45
İçeriğinde birçok çiçek çeşidi barındıran bir parfüm. Tam anlamıyla bir çiçek ve pudra bombası. Feminen ancak seksi değil. Pembe Selpak mendillerinin kokusunu hatırlarsınız. İşte onun kokusunu sevenlerdenseniz, Chloe Love'a bayılacaksınız.

Hangi ünlüye yakışır: Kirsten Dunst








2)Guerlain Shalimar EDP
Tarz: Dominant-güçlü Pudralı
Yaş aralığı: 30 ve üstü
İlk modern parfümlerden, 1925'te doğmuş bir klasik o. Onu sıkacak kadın çok güçlü, dediğim dedik ve olgun olmalı. Bergamotlu klasik bir Guerlain açılışı, sonrasında ise çiçeksi, odunsu, hayvansı güçlü bir koku. İçeriğinde birçok notayı dengeli bir biçimde barındırıyor.

Hangi ünlüye yakışır: Meryl Streep





3)Kenzo Flower EDP
Tarz: Olgun Pudralı
Yaş aralığı: 35 ve üstü
Kenzo Flower da artık klasik olmaya yüz tutmuş kokulardan biri. Adından anlaşılacağı gibi içinde birçok çiçek notasını barındırıyor. Ancak bunlar Chloe Love'dakinden farklı daha dolgun gövdeli çiçekler. Parfüm kuru bir koku hissiyatı veriyor. Kalıcılığı ve fark edilirliği yüksek parfümlerden. Yaşça biraz olgun ya da olgun tarzı seven kadınlara hitap eden oturaklı, şaşırtmayan bir koku.

Hangi ünlüye yakışır: Michelle Pfeiffer



4) Lancome Miracle EDP
Tarz: Modern Pudralı
Yaş aralığı: 20-50
Karşımızda yine pudra, meyve ve çiçeğin başarılı bir şekilde harmanlandığı bir klasik var: bir Lancome klasiği Miracle. Meyvemsi tatlı bir açılıştan sonra yerini daha kuru, çiçeksi bir kokuya bırakıyor.
Hangi ünlüye yakışır: Rosamund Pike



5)Prada Infusion D'Iris EDP
Tarz: Dingin pudralı
Yaş aralığı: 25-50
Prada'nın bu parfümü kışkırtıcılıktan çok uzak zarif, doğal ve dingin bir kadının kokusu olmalı. İddiasız ama hiç kimsenin reddedemeyeceği kadar da hoş. İçeriğinde İris çiçeği ve turunçgil barındırıyor. 
Hangi ünlüye yakışır: Zooey Deschanel




6) Prada Candy EDP
Tarz: Şımarık Pudralı
Yaş aralığı: 17-35
Candy seksi bir parfüm, biraz şımarık, çokça yaramaz. Genç kız parfümü denebilecek kadar tatlı. İlgi çekmeyi seven bir parfüm. 
Hangi ünlüye yakışır: Miley Cyrus





7) Narciso Rodriguez Narciso EDP
Tarz: Karizmatik Pudralı
Yaş aralığı: 20-55
Narciso içeriğinde odunsu notalar ve beyaz çiçek barındıran pudralı ve kuru, mis gibi bir parfüm. Mis gibi olmasının sebebi içindeki misk notası olmalı. Benim favori parfümlerimden biri. Zevkli bir kadının tercihi, asil ve karizmatik. Her yaştan kadının kullanabileceği bir koku.

Hangi ünlüye yakışır: Natalie Portman

8) Estee Lauder Sensuous EDP
Tarz: Zarif Pudralı
Yaş aralığı: 25-50
Oryantal odunsu koku ailesinden Sensuous çekici ama agresif olmayan zarif bir koku. İçeriğinde beyaz çiçek ve odunsu notalar var. Bu notalar parfüme kuru bir hava verirken bal ve amber Sensuous'u oryantal bir yöne sürüklüyor.

Hangi ünlüye yakışır: Jessica Alba



9) Jean Paul Gaultier Classique EDP
Tarz: Kışkırtıcı Pudralı
Yaş aralığı:25-55
Bu parfüm sadece seksi değil aynı zamanda kışkırtıcı. Şakacı bir seksilik yok onda, genç kız tarzından uzak, kendinden emin bir kadının kokusu. Kadın vücudu şeklinde ikonik bir şişesi var. İçeriğinde kadın parfümlerinde pek sık rastlamadığımız rom barındırıyor.

Hangi ünlüye yakışır: Megan Fox




10) Clinique Aromatics In White EDP

Tarz: Masum pudralı
Yaş aralığı: 20-40
Aromatics in White içeriğinde gül menekşe gibi hafif çiçeklerin yanı sıra paçuli ve amber gibi sıcak notalar da barındırıyor. Masum, temiz ve yumuşak bir koku. Günlük kullanım için ideal. Herkesin sevebileceği bir şeyler barındırıyor içerisinde. Masumiyeti kim sevmez ki?

Hangi ünlüye yakışır: Rooney Mara







25 Aralık 2017 Pazartesi

Thierry Mugler Alien EDP

Bu yazıda ele alacağım Mugler Alien, benim için özel bir parfüm. Kör alış yaptığım yani koklamadan sipariş verdiğim ilk parfüm. O zamanlar çok kalıcı ve fark edilen bir koku arayışındaydım. Bir internet araştırması sonucu Alien'ın kalıcılığı ve fark edilirliği en yüksek kokulardan biri olduğunu gördüm. Fragrantica ve Basenotes sitelerinde notaları hakkında çok bilgi yoktu: açılış Hint yasemini, orta notalar odunsu, alt nota ise amber. Hepsi bu. Tabii markalar parfümlerde kullanılan tüm notaları açıklamıyor. Örneğin birçok parfümde kereviz, domates gibi sebze notaları da var ki bunlar romantik ve karizmatik kokular olmadığı için parfümün tanıtımında yer almıyor. Varsa yoksa yasemin, gül, amber, misk, paçuli, vanilya, gardenya, bergamot, tonka fasulyesi vs. Tabii içerisinde domates  notası kullanılan bir parfüm domates gibi kokmuyor, çünkü domates notası örneğin sandal ağacıyla birleşerek ayrı bir akor oluşturuyor. Alien tabii ki sadece üç notadan oluşan bir parfüm değil ancak markanın açıkladıkları sadece bunlar. Gerisi ise meraklı burunların dikkatlerine kalıyor. 



Yine çok iddialı bir reklamla lanse edilen 2005 doğumlu bir Mugler var karşımızda. Angel'dan sonra Mugler'in ikinci bombası. İlk bombanın adı Angel yani "Melek" ikincisinin adı Alien yani "Uzaylı". Fragrantica'da tanıtımı şöyle: Alien, etrafa adının hakkını veren bir aura yayar. O, bir felsefe taşına ya da bir savaş nesnesine benzeyen bir şişenin içindeki sihirli bir iksirdir.

Reklam filmi de başka bir gezegene vurgu yapıyor. Elindeki enerji mor bir taşa yani Alien'a dönüşen bir uzaylı kadın... Reklam hem müziğiyle hem renkleriyle (altın tonları) oldukça çarpıcı. 



Parfümün açılışından bahsedelim. Üst nota tamamen beyaz çiçek, tabii ki yasemin kokusu çok baskın ama ben başka beyaz çiçeklerin de kokusunu hissettim. Açılış gerçekten keskin bir çiçek bombası. Zaten bu çiçekler ana akoru oluşturuyor ve parfümün dip notasına kadar yoğunluğu azalsa da devam ediyor. Bu arada her ne kadar açıklanan notalarda olmasa da ben yeşil notalar hissediyorum. Orta notaya geldiğimizde ise beyaz çiçeklere odunsu notalar eşlik ediyor. Sandal ağacının yumuşak ve sedirin keskin kokusu yarışıyor. Sandal ağacı yaseminin elinden tutuyor ve koku yumuşamaya başlıyor. Yani kalp nota odunsu (sandal ve sedir) aynı zamanda çiçeksi.


Parfümün dip notasında ise birçok oryantal parfümden tanıdığımız amber var. Amber sıcak bir koku, genelde vanilya ve benzoin gibi tatlı notalarla akor oluşturuyor ancak Alien tatlılığa uzak bir koku.  Amber, Alien'da aynı zamanda fiksatör(sabitleyici) olarak kullanılmış ki bu da parfümün kalıcı bir koku olmasını sağlıyor. Dipte az bir vanilya esintisi geliyor ancak sentetik vanilyanın da türleri var. Alien'da bir vanilya notası varsa bu kirli vanilya olmalı. Mesela Alien'ın en çok satan flanker'ı Essense Absolue'de tatlı vanilya notası var. Açılış notasında hiç hissedilmeyen tatlı notalar diplerde kendini hafif hafif hissettiriyor. Yine de biraz tekdüze, Alien'ı tek bir notaya indirgemek gerekirse o da yasemin olur.

Alien, Mugler'in Angel'ından sonra farklı bir çizgide ilerleyen, şekerli parfümlerin aksine, kadınsı, oturaklı, karanlık, hafif kirli bir koku. Genç kız tarzını temsil edecek bir koku değil asla, feminen ama erkeksi bir tarafı da var. Çiçeksi ancak hayvansı notalar da barındırıyor. İddialı, biraz alaycı, biraz soğuk ve şehvetli... Kesinlikle bir imza kokusu olacak kadar güçlü. Günlük kullanım için biraz iddialı. Kış ve sonbahar mevsimleri için uygun bir parfüm.

Koku sınıfı: Oryantal odunsu
Yaş aralığı: 25-50
Koku güzelliği: 8.5/10
Kalıcılık: 9/10
Fark edilirlik: 9/10

Hangi ünlüye yakışır: Gizemli, olgun, kendini ele vermeyen duruşu ve bu dünyadan olmayan muhteşem ses tonu, zeki bakışları, hem feminen hem maskülen seksiliğiyle Cate Blanchett


22 Aralık 2017 Cuma

Yves Saint Laurent Cinema EDP

Yves Saint Laurent Cezayir doğumlu Fransız asıllı  bir modacı. Çalkantılı bir hayata sahip eşcinsel, askerde psikolojik sorunlar yaşayıp akıl hastanesinde kalacak kadar hassas. Moda yarışmasında aldığı dereceler sonucunda Christian Dior'un dikkatini çekiyor ve anlı şanlı Dior'un yanında çalışmaya başlıyor. Dior, Laurent'i çok başarılı buluyor ki öldükten sonra işlerin başına bu genç çalışanının geçmesini vasiyet ediyor. Şansa bakın ki bu vasiyetten çok kısa bir süre sonra ölüyor. Laurent, Dior markasının başına geçtiğinde 21 yaşında. Daha sonra savaşa asker olarak çağrılıyor, askerde psikolojik bunalımlar geçiriyor, geri döndüğünde işini kaybediyor derken 1960'da erkek arkadaşıyla beraber Yves Saint Laurent moda evini kuruyor. 

YSL'nin ilk parfümü Opium, bildiğimiz "afyon" anlamına geliyor. Başka bir yazımda bu ünlü parfümü ele almak isterim ama şimdi konumuz YSL'nin 2004'te lanse edilen  parfümü Cinema.
Yves Saint Laurent markası, oryantal kokulara düşkün.


Parfümün tanıtım afişinde gördüğümüz gibi bu koku sinema yıldızlarına yakışır, çekici, şaşaalı bir parfüm olarak lanse ediliyor. Fragrantica sitesinde parfümün tanıtımı şöyle:

Cinema her kadını yıldız gibi hissettirir. Cinema, spotların altında yaşayan, kendine güvenen, zarif, dikkat çekmeyi bilen alımlı kadınlar içindir.

Tanıtım bir hayli iddialı, bu tanıtım beklentimizi yükseltmeden önce gelin Cinema'nın notalarına bakalım.

Üst notalarda siklamen, badem çiçeği ve mandalina yer alıyor. İddiasız bir açılış, turunçgil ve çiçek. Siklamen zaten hafif kokulu bir çiçek, turunçgil notaları da sönük olunca geriye fark edilir bir badem çiçeği kalıyor ki o da hafif puslu yumuşak ama biraz bayık bir koku. 

Orta notalardaki şakayık ve yasemin var ancak yaseminin o keskinliğini hissetmek biraz zor. Yine hafif, fresh şakayık'ın hükümranlığı sürüyor. Bu parfümün dikkatimi çeken kısmı dip notaları, yani parfümü oryantal sınıfa sokan kısmı: amber, misk, vanilya ve benzoin. Amber ve misk sabitleyici, vanilya ve benzoin tatlılaştırıcı bir işleve sahip. 


Dipte saydığım tatlımsı notalar parfümün başında da hissediliyor, sonra bu notalarla parfüm sabitleniyor ve bir daha değişmiyor. YSL Cinema'dan bahsedip şişe tasarımından bahsetmemek olmaz. Altını andıran bu dikdörtgen şişenin arkasında kabartmalı, altın rengi yazılar yer alıyor. Bir sinema filmindeki jenerik yazıları gibi... Genelde şişe tasarımıyla da öne çıkan bir parfüm. 

Cinema agresif olmaktan uzak, aydınlığa yakın tatlı bir parfüm. Dip notalardaki vanilya, amber ve misk parfümün en güzel tarafı. Şık ama iddialı değil. Feminen bir parfüm ama spot ışıklarının altında dikkat çekmek isteyen bir kadın için uygun olacağını düşünmüyorum. Tene yakın, dışarı çok fazla kokmayan, orta yaşlı kadınların rahatça kullanabileceği bir koku. İçindeki çiçeklerin yanlış kombinasyonundan dolayı bana biraz bayık gelen bir koku oldu aynı zamanda. Böyle bir formulasyon için fiyatını yüksek buluyorum. Adının hakkını veremediğini söylemem gerek. 

Parfüm sınıfı: Oryantal çiçeksi
Yaş aralığı: 25-55
Koku güzelliği: 6/10
Kalıcılık: 6.5/10
Fark edilirlik: 6/10

Hangi ünlüye yakışır: Şık ama yırtıcı olmayan feminenliğiyle ve hassas kadın duruşuyla Amy Adams.







20 Aralık 2017 Çarşamba

Estee Lauder Sensuous Noir EDP


Estee Lauder Sensuous'un flanker'larından 2010'da piyasaya sürülen bir parfüm Sensuous Noir. Benimse son zamanlarda hatta şimdiye kadar kullandığım, kokladığım en güzel parfümlerden biri. Parfümüm tanıtım yüzü Carolyn Murphy. Çok da ünlü olmayan Murphy'nin neden bu muhteşem parfümün yüzü olarak seçildiğini biraz düşündüm. Kendisi bu parfümün yüzü olduğunda 40 yaşında ve en önemlisi maskülen yüz hatlarına sahip ancak seksi bir duruşu var. Bünyesinde hem maskülenliği hem feminenliği barındıran bir parfüm için doğru bir seçim olmuş gibi görünüyor ama birazdan ben bu parfümü hayalimde hangi ünlüyle eşleştirdiğimi söyleyeceğim.

Parfümün açılışı parfümün genel karakterini ele veren cinsten. Bir yandan çam yapraklarının acımsı ve maskülen kokusu bir yandan da paçulinin olgun tatlılığı. Çam ve paçuli bir süre birbirleriyle yarışıyor ve bir erkek parfümü mü bir kadın parfümü mü sürdüğünüze karar veremiyorsunuz. Tabii diğer taraftan karabiber de savaş veriyor ama o cinsiyetsiz bir koku olduğu için onun savaşı başka: kendisini fark ettirme savaşı.

Üst notalardaki bu acı-tatlı savaşından sonra orta notalarda bir gül ve yasemin dansı başlıyor. Gülün tatlılığıyla yaseminin acılığı savaşıyor bu sefer. Sonra bu savaşa vanilya da katılıyor ve siz artık parfümün tatlı-feminen bir karaktere sahip olduğunu düşünüyorsunuz. Ama o da nesi? Erimiş odun ve zambağın maskülen, kremsi kokusu sizi yine şaşırtıyor. Parfümün dip notası kesinlikle kremsi bir kokuyla sabitleniyor. İki dakikada bir benim şu an yaptığım gibi burnunuzu bileklerinize götürüp bu muhteşem dip notayı koklamaktan kendinizi alamıyorsunuz. 

Sensuous Noir karanlık, seksi ve kendinden emin bir parfüm. Günümüzün tatlı, genç kız parfümlerine meydan okuyan bir karakteri var. Hem seksi hem oturaklı, hem maskülen hem feminen. Kış ve sonbahar kullanımına uygun. Gece parfümü olarak tercih edilse de ben bütün gün kullanıyorum. 

Bu arada, çok kullanılan bir koku olmadığını söylemem gerek, 100 ml'lik şişesinin piyasaya sürülmemiş olmasından da rahatlıkla anlaşılıyor.

Parfüm sınıfı: Oryantal odunsu
Yaş aralığı: 25-50
Koku güzelliği: 9/10
Kalıcılık: 7.5/10
Fark edilirlik: 7/10

Hangi ünlüye yakışır:
Koyu renk saçları ve maskülen çekiciliğiyle Jennifer Connelly.


19 Aralık 2017 Salı

Elie Saab Le Parfum Intense EDP

Elie Saab Lübnanlı bir moda tasarımcısı. Harika lüks gelinlikler tasarlıyor. Öyle böyle değil, yüz bin dolarlık gelinliklerden bahsediyorum. Neyse ki konumuz gelinlikler değil. Konumuz tabii ki bu lüks markanın en ünlü parfümlerinden biri olan  Elie Saab Le Parfum Intense EDP.
Üst notalarda yani parfümün açılışında portakal çiçeği var ama öyle acı değil aksine balla birleşerek yumuşayan bir portakal çiçeğinden bahsediyorum. Bal, ylang ylang ve paçuli bu parfümü tatlı bir karaktere büründürüyor. Ama kesinlikle şekerli, bayık bir tatlılık değil bu. Portakal çiçeği ve orta notadaki gül sayesinde çiçeksi bir karakter de kazanıyor. Yani çiçeksi-tatlı bir parfüm Elie Saab'ın Intense versiyonu. Çaktırmadan söylemeliyim ki biraz da bizim geleneksel tütün kolonyamızı andırıyor.
Fragrantica'da bu parfümün tanıtımında "öğle vaktinin pırıl pırıl yaşantısını yansıtıyor" denmiş ki sonuna kadar katılıyorum. Elie Saab aydınlık bir parfüm.


Agresiflikten tamamen uzak, masumane duyguları çağrıştırıyor. Şehvetli değil, duygusal ve asil bir tarafı var. Unutmadan; gelinlerin çok tercih ettiği parfümler arasında. 

Parfüm sınıfı: Oryantal çiçek
Yaş aralığı: 25-45
Koku güzelliği: 6.5/10
Kalıcılık:7/10
Fark edilirlik:6/10

Hangi ünlüye yakışır? :
Gossip Girl'den tanıdığımız sarışın ve masum güzel Blake Lively.




Guerlain Shalimar EDP

Bundan dört asır önce, Hindistan'da, İmparator Şah Cihan , Prenses Mümtaz Mahal 'e ümitsizce aşık oldu. Mümtaz Mahal için büyü...